NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُسْلِمُ
بْنُ
إِبْرَاهِيمَ
حَدَّثَنَا
أَبَانُ
حَدَّثَنَا
يَحْيَى عَنْ
أَبِي
سَلَمَةَ
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ عَنْ
النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
قَالَ لَا
تُنْكَحُ
الثَّيِّبُ
حَتَّى تُسْتَأْمَرَ
وَلَا
الْبِكْرُ
إِلَّا
بِإِذْنِهَا
قَالُوا يَا
رَسُولَ
اللَّهِ
وَمَا إِذْنُهَا
قَالَ أَنْ
تَسْكُتَ
Ebu Hureyre (r.a.)'den
rivayet olunduğuna göre, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem); "Açıkça izni
alınmadan dul kadın evlendirilemez, kız da ancak rızası alınarak
evlendirilebilir." buyurmuştur. (Ashâb-ı kiram) "Ey Allah'ın Resulü,
onun rızası nasıldır? diye sormuşlar, (Peygamber (s.a.v.) de:) "Susmasıdır"
cevabını vermiştir.
Diğer tahric. Buhari,
nikah, hayz; Tirmizî, nikah; ibn Mace, nikah (1871), Darimî, nikah; Ahmed b.
Hanbel, II, 229, 250, 279, 425; Müslim, nikah 64, 66; Nesâî, Nikah 33, 34.
AÇIKLAMA:
... kelimesi, sözlükte
bekâreti gitmiş (dul) kadın mânâsına gelir. Sıçramak, düşmek gibi cinsi
münâsebetin dışında bir sebeple bekâreti kaybolan kız da hükmen bakire sayılır.
İmam Ebu Hanife'ye göre, zina ile bekâretini kaybeden kız da bakire hükmünde
ise de imam Ebü Yusuf, imam Muhammed ve Şafiî'ye göre cinsî münâsebet
neticesinde bekâretini kaybeden kızlar dul sayılırlar ve evlenirken dul
muamelesi görürler.
İsti'mar kelimesi, emr
istemek anlamına gelir. Bazıları bunun müşavere mânâsına geldiğini söylerler.
Buradaki emr ve izin isteme nikah hususundadır. Yani dul bir kadın nikahlanacağı
zaman, bizzat nikah meclisinde bulunamayacaksa, ondan vekâlet alınır. Ve bu
vekâleti sözle vermesi meselâ "beni filana nikâh et" yahut "beni
filana nikahlamak için seni tevkil (vekil tayin) ettim" demesi icab eder.
Nikah edilecek kızdan ise, izin istenir. Hadis-i şerifin beyânına göre kızın
susması da sözlü beyân gibi izin sayılır. Meselâ bir baba kızına "seni
filana nikahlamak için beni tevkil ettin mi? diye sorsa da kız hiç bir şey
söylemeyip sükût etse, bu hal izin sayılır.
İmam-i A'zam bu hadisi
delil göstererek velinin, dul kadınla âkil baliğ olmuş bakireyi, nikah
konusunda zodayamayacağına kaail olmuştur. Ona göre âkil baliğ bir kız
velisinin izni olmaksızın birisiyle evlense nikahı sahih ve nafizdir.
Hanefilerden imam-ı Ebu Yusuf ile İmam-i Muhammed'e göre bu nikah velinin
kabulüne bağlıdır.
İmam Şafiî, imam Mâlik
ve'imam Ahmed'e göre kadınların sözleriyle asla nikâh nafiz olamaz. Delilleri
"velisiz nikah olamaz" mealindeki 2085 numaralı hadistir. Ancak
mezkur hadisi Buhari ve Müslim rivayet etmemişlerdir. Binaenaleyh
müttefekun-aleyh olan babımız hadisine karşı delil olamaz. Onun içindir ki
Buhârî ile Yahya b. Ma'in: "velînin şart olması hususunda sahih bir hadis
yoktur" demişlerdir. Gerçi Tirmizî'nin rivayet ettiği Hz. Aişe hadisinde
"her hangi bir kadın velisinin izni olmaksızın evlenirse onu nikahı
batıldır"[Tirmizî, nikâh] buyurulmuşsa da Tirmizi bu hadis üzerinde
ulemadan bazılarının söz ettiklerini ve onun zayıf saydıklarını bildirmiştir.[Davudoğhı
Ahmed, Sahih-i Mürslim Tercüme ve Şerhi, VII, 262.]